Perşembe, Kasım 20, 2003

artik search wordslerimi gorme konusundaki umudumu tamammiyla kaybettigimden tepedeki goggle kelimeleriyle idare ediyorum: kyuss ve moulin rouge
tüğşkçe kağıraktöer sörünımağ biğr çöğşüm buğlduğüm sönındağişçşğüçğşiç

Pazartesi, Kasım 17, 2003

spineless adi adi meçhul blog yazari sayfasindaki milyonlarca linkin arasina bizi de eklemis onu sevgiyle kucakliyor bütün bloggerlerin sevgi seli sevinç yumagi halinde tostoparlak olmasini diliorus.
kendisinin sahifesinden bir de alinti yabarak basarilarinin devamini diliyorus:
bugün okuldan eve gelirken, büyüksehir belediyesi'nin gercekten calistigini gördüm. her yerleri kazmislar, köprülere adamlar tirmandirmislar, altlarina iftar cadirlari kurmuslar, binalara afisler germisler. zaten beni izlediklerine dair süphelerim vardi. okulun önündeki üst gecitin ne kadar sallantida oldugunu söyledigimin ertesi günü köprü onarma calismalarina baslamalari ve "burda niye bi alt gecit yok acaba?" diye düsündügüm yeri kazip borular sokmaya calismalari tesadüf olmamali. yine de kücükcekmece belediye binasindan baslayip, havaalaninin bitisine kadar olan yerdeki trafik sikisikligini asla cözemeyecekler cünkü o herkesin sandigi gibi tem ve köprü baglantilari yüzünden degil, insanlarin kalkip inen ucaklari izlemesinden olusuyor. yoksa neden hemen havaalani sinirlari baslangicinda sikisip bitisinde acilsin bu trafik di mi?
dikkatli seyircilerimizin hatirlattigi ve benim de aklima gelen birkaç nokta:
zehriye gülçotanak\istanbul: "çogu noktada seninle hemfikir olmakla beraber marie'yi
guzel, jack'i uyuz olarak adlandirmani kiniyor ancak bunun karsi/hem cinslere bakisimizdaki olagan biyolojik farka dayiyorum. marie'de bir erkege kusel gelen biseyler olabilir tabuu ama dizinin en kuseli ninadir nina kalacaktir. ayrica jackten olsa olsa uyuz diil bayilinasi adam olur.

sevgili zehriye:jack tabikin de yakisikli bir kardesimisdir benim bahsettigim sadece son bolumlerde agzina musallat
olmus olan o garip bususmedir marie de bir erkege kusel gelen bircok sey var emin ol yani ninanin kalbimisdeki yeri ayri yani onu bu seriden saymiyorum onun saltanati gecen diziydi bak yillarin ninasi bi jacki olduremedi gordun mu

ebuşirret dımdızlakoğlu\konya:acep jack musluman mi? yoksam tum esas adamlarin namaz niyaz saatlerini bilmesi zorunlu mu? kate "dua" der demez saatine bakip haydin arkidesler toparlanin namaza gidiyorus demesi caiz mi?

pek değerli ebuşirret kardeşim: jack in dinler konusundaki engin bilgisi beni hayrete dusurdu dogrusu, bi de cek adamin ne giydigine kadar sormasina ragmen adamin sac rengini sac uzunlugunu sakal biyik kil tuy gibi seyleri neden sormadi, amerikada cok az sayida mi siyah giyimli uzakdogulu insan var, biz orayi yillardir yanlis mi tanidik?

ayrica olay yerine -ucagin dustugu yere- sorusturmaya gene milyonlarca polisten hiçbirinin de ölülerle ilgilenmemis olmasi da eshef vericiydi dogrusu
24'de hortlayan kadin nefreti:
yimmid?tün daha ilk b?lümünden beri izleyicilerin dikkatini cezbeden nokta bu seride bir oncekine gore daha az oranda bir kadin nefreti bulunduguydu. ilk bikaç bolum boyunca bir kadinin yaptigi en kotu sey olmekti. ama ne zaman iflah olmas ispikci ama ne kadar kotu ve suçlu olursa olsun guselliginden birsey kaybetmeyen nina ortaya cikti iste o zaman biraz tatmin olur gibi olduk. Nitekim nina bir basina on sirret gücündeydi, ?te yandan jack'in kizi gerzek kim -ki onun bir onceki seride biras olsun akillica olan davranislarina sahit olmustuk zaten ilk bolumden sonra hayatta kalabilen (neredeyse iyi olmasina ragmen) ender kadinlardan biriydi, ama gormeyeli cok deismisti kim, once babasina olan guveninini kaybettigini ve aradigi sevgiyi küçük ve çirkin, kendisi gibi sarişin bir kizcagizda buldugunu sanmistik ama sonradan ?rendik ki kimin arayip da buldugu sey sevgi degil belaydi, ve kim içindeki anlaşilmaz insanlik sevgisi ve babasina karsi cikma ve sorun cikarma güdüleriyle los encilisi hallaç pamugu gibi atmayi basardi, tabi bunu yaparken beyaz kuşaklı melez müzisyen agzinda bakla islanmayan sevgilisi miguelin de yardimlarini unutmamak gerek, "jipte yangin çikarip bi polis ?ldürmek gercekten cok iyi fikirdi cocuklar tebrikler."
bunun yaninda başkanin yanaşma karisi şerilin ortaya cikisinda da bir bokluk olmasi gerektigi taa en bastan belliydi, her ne kadar senaristler "bakin siz simdi bu kadindan bi kotuluk bekliosunuz ama ?le olmicak" seklinde bir taktikle bize yillarin şerilinini inek sütü diye kakalamaya calissalar da, tecrübeli yimmid?t izleyicileri olarak o kadinin kesinlikle iyi bir insan haline gelemeyecegini biliiyorduk.-dimi?-
bunun yaninda gecen seide oldugu gibi her boka burnunu sokup işleri kariştiran kadinlar da unutulmamisti, zavalli kiz kardeşinin müstakbel damat adayi sefgilisine ve babasina güvenmeyen kate elinin hamuruyla erkek isine karisarak az daha kendini ?ldürtüyordu,ama tabi bir kadin oldugu icin kendini degil zavalli bir kiralik dedektifi oldürttü. kate'in marifetlerinin bununla kalmayacagini ümit ediyor, ilerleyen b?lümlerde jackle yaşayacagi maceralarda kendisinden daha fazla sorun ve karisiklik bekliyoruz, belki jack le evlenirler -ayyyyyy cok da yakistilar birbirlerine iki uyuz-
bunun yanida dizinin en ?nemli bombasi da sarisin, süt beyazi tenli ve dizinin basindan beri mütemadiyen aglamasi ve safligiyla hic süpe uyandirmayan dizinin en güsel kizi marie -burada bakire meryeme de bir gonderme yapiliyor sanirim- hanimkizimizin bütün bu yenilen boklarda parmagi oldugunu ?renmemiz oldu. senarist bu konuda seyirciyi bir nebze olsun kandirmayi basardi ama bizi -nasıl bu b?lümde melek yüzlü seytanlarla kandiramadiysa- ilerleyen b?lümlerde masuniyet bombalari ve g?zyaşlarıyla kandıramayacak. yasasin paranoyak toplum, büzük agizli jack bauer ve onun ?lüm kararini verirken sürekli hapsiricakmis gibi olup bi turlu hapsiramayan yumusak kalpli baskan palmer.

Pazar, Kasım 16, 2003

spikerler falan nie hep ayyildizli millilerimiz diyolar?
ayyildizli olmayan millilerimiz mi var?
-metaforik olarak ayyildizli olmayan birçok millimiz var da spikerlerin onlari dusunerek konustuklarini sanmiyorum-

Perşembe, Kasım 13, 2003

ve hayalini kurar bulutlu bir günde hizli islak yürümenin
derse bile düsünür ki 'ah evet kurmustum ama kurdugum kadar degil ki güzel'
kurmussa bile belki bir zaman, yürürken güneºli bir gunde yorgun agir demez ki 'ah hayalini kurmuºtum ben bunun'
güneşli bir günde yorgun ağır yürürken güneşli bir gunde yorgun agir yürümenin hayalini kurmaz kimse.
görüyoruuum görüyoruuum
az da olsa sayfamin üzerinde kimin neyi arattigini görebiliorumm
mesela sindi orda calexico ve death cab for cutie yazio yani onu aratmislar demek ki
burcu da da mustafa ve kaya yazio
sindi farkettim bunu ben ve sevindim biras da olsa.

Çarşamba, Kasım 12, 2003

kısa senaryo:PATATES
virittin bay:evsher g. & tüku k.

-hmmmm tamam
patates

-patates..
karbonhidrat deposudur..

-nası yani o kadar karbonhidrat nası sıgıyo ki kucucuk battisin icine

-ne kadar olduğunu söylemedim ki
söyle sen kimsin ve ne istiyosun

-bana cok acil protein lazim
en yakin protein deposu nerde söyle

-et balık süt yumurtada
çek şu silahı benden korkman için bi neden yok

-bana numara yapmaya kalkma tamam mi burda soruları ben sorarım

-ellerini kaldır..
FBI

-hey kahretsin napıyosun lanet herif ben gizli polisim

-peki gerizekalı ben FBI sen gizli polis biz kimin peşindeyiz

-sayende az önce gözden kaybettigim kacak proteinlerin peşindeyiz, daha doğrusu peşindeydik. simdi o silahı bırak arkani don ve ellerini başının üstünde birleştir.
korkma zarar vermem dostum..

-bunu soylemistin zaten

-sen kimle konuştuğunu zannediyosun..
ajan hantır bu adamın sicilini getirin bana

-ajan hantır öldü adamim

-lanet olsun..
adamlar silahlı..
ben arkadan dolaşıyorum.

-onlar bizden

-öyle mi seni aşşaalık herif..
peki neden adamlarından biri kanlar içinde yerde yatıyo............

Pazartesi, Kasım 10, 2003

ay yeter
sabah elektrik makinalari sardiktan sonra aliskanlik oldu sanirim
sarmadigim bisi kaldi mi bugun bilmiyorum.
kirmizi kafali küçük bir karinca miydi neydi eskiden okudugum bir kitapta, semih balcioglu olabilir ama olmayabilir de üç isimli bi adamdi sanki pitircigin türkçe versiyonu gibi biseydi ama dandikti ama guseldi okurken ama sanki bi sekilde hissetmistim buyuyunce bana dandik gelecegini, ufacik boyumla da nasi boyle seyler dusunmusum hayter bana.
büyüdüm ama pitircik dandik gelmio bana, yine olsa yine okurum pisman degilim

Cumartesi, Kasım 08, 2003

uzun uzun cok uzun süren bir internetsizlik döneminden sonra yine blog sahalarına geri dönmüş bulunuyorum arkadaşlar.
gülben ergen videosu kisvesi adi altinda desktopuma intikal etmiş bulunan adi dosyalar bir türlü ordan çikmak bilmediler ki halen de bilmiyorlar ama pireye kızan yorgan yakar misali madem desktoptan internete giremiyorum ben de laptop alirim o zaman dedim ve da aldim yani oh be rahatladim vallahi.
Mareo
MAREO: rare; uncommon
People of your personality type should visit:
www.life-blood.cjb.net


What would your Japanese name be? (male)
brought to you by Quizilla