Cuma, Aralık 20, 2002

soguk simdi, mutsuz mu? Degil bile belki bilemiyor, anlayamiyor, bunlatici bir agri yorgun kafasinda, daha çok düsünmek istiyor ya da birakip uzaklasmak, ama yapamayacaginin farkinda, soguk bir odada yalniz, mutsuz mu?
tek bir insan yok etrafta, simdi suracikta ölüp gitse ya da birden yasamaya baslasa farketmeyecek kimse, en azindan farketmesini istedikleri, gidip geliyor agrilari, ve kendi aslinda olmadigi birine, hiç bir yolu yok gibi öyle olmadigini göstermenin, gücü de öyle. bu kadar sogukken hersey daha mutlu olunabilir mi? bütün o iyi dilekler bir ise yarar mi? ne kadar iyi olsalar da yaninda olmadiktan sonra ne farkeder ki? eder mi?
hareketleri yavas bütün enerjisi beynine gidiyor ve daha çok üsüyor artik, basinda bir el hissettigini sandi, o kadar emindi ki o elin yoklugundan irkilmedi, dönüp bakmadi bile, hayati her an daha çok kayiyor, odaklaniyor yanlizligina, gözlerinde kocaman mercekler varmiscasina, daha çok hissediyor bu soguklugu, kaçip kurtulmak istiyor ona dogru ama oldugu yerden göremiyor bu sicak bir sehir belki ya da buz tutmus bir deniz. daha fazla sogukluga tahammülü kalmadi artik. Kendi hatalari, baskalarinin hatalari, kimsenin hatasi olmayan seyler o kadar yordu ki onu sogugu bile hissetmiyor artik. Sadece basindaki agri. Son bir adimi kaldi atacak. Son bir umudu, onu da bu adimla atacak. Daha da mi soguk olacak?

Hiç yorum yok: