28 eylül 2006
12:20
cafe & bar celona'da kurs bitimi kahvesi. hangi sivri akıllı bu ismi bulmuş bilemiyorum. müthiş bir dehanın ürünü olsa gerek. Irish Mocca Cream içiyorum. Çift espresso, çikolata ve irlanda kreması şurubu, sıcak süt ve krema. Evet, oldukça tatlı bir kahve. 3,40 avro.
bu arada bugün evdeki son rafı da devirdim. herşey salondaki fişe eğilmemle başlamıştı. fişi taktıktan sonra gönül rahatlığı ile doğrulurken hemen üstümde durmakta olan 10 santim kalınlığında ve 60 santim uzunluğunda olan ikea rafına şöyle güzel bir omuz atmıştım. ilginç bir şekilde yaklaşık 1,5 metreden aşağı düşen bilimum ıvır zıvırdan hiçbiri kırılmamıştı. ve fakat raf mefta olmuştu, zira duvardaki vida delikleri folloş olmuştu bir kere.
bundan bir iki gün sonra julia'nın odasında durmakta olan aynı formattaki rafın üzerine -onun yaptığı gibi- ayakkabılarımı koymak istememle rafın 'ben çok yoruldum artık salıyorum kendimi' nidaları ile kendini koyvermesi bir oldu. ikinci rafın icabından da bu şekilde geldim. fakat raf laneti henüz bitmemişti.
bu sabah nadine beni kursa bırakabileceğini söyledi, giyindim hazırlandım. çıkmadan önce, halen yatakta mayışmakta olan julia'yı öpeyim dedim. yatak ikea'nın merdivenle çıkılan altı boş yarı ranza formatındaki yataklarından. o yatağın kenarına geldi, ben yukarı uzandım ve fakat ulaşamadık birbirimize. bir adımımı merdivene atıp bir elimi duvara bir elimi de raf olduğunu 5 saniye sonra anlayacağım bir tahta parçasına koyarak destek aldım. benim yukarı doğru uzanmamla rafın aşağı doğru uzanması bir oldu. ve işte 3. raf da bu şekilde mefta oldu.
ama sorun bende değil yani duvarlar bu raflar için fazla yumuşak, raflar da fazla kalın ve ağır. hepsi ikea'nın suçu. hiçbir rafa yaklaşmıyorum tabi artık.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder